BİR GÖÇ İKİ FARKLI
TARİH YAZIMI: ÖZBEKLERİN VE KAZAKLARIN ON BEŞİNCİ YÜZYILDAKİ GÖÇÜ
Tarih eğitiminin
gelecek kuşakları eğitmene kritik bir rolü vardır. Her ulus-devlet vatandaşları
için bir ulusal kimlik oluşturma gereğiyle tarih eğitimi verir. SSCB’nin
dağılışının ardından Yeni Sovyet İnsanı ortak kimliğinin gözden düşmesiyle,
yeni bağımsızlığını kazanan Orta Asya cumhuriyetleri vatandaşları için farklı
kimlik arayışlarına yöneldiler. Sovyet döneminde tarihyazımı çizili sınırlar içindeki
topraklarla sınırlıydı. Ancak ortak geçmiş günümüz sınırları tarafından
sınırlandırılamaz. Kazak ve Özbek halkları içinde bazı kavimler ortaktır, çünkü
on beşincei yüzyıldaki kitlesel göçlerle gelmişlerdir. Geçmişlerini nasıl
kavradıkları ve bu göçü nasıl değerlendirdikleri bugün inşa etme ihtiyacı
duydukları ulusla ilintilidir, ki bu da tarih ders kitaplarında kendini
gösterir. Ders kitapları, görece kapalı
bir alanda yer aldıklarından, eğtimle ilgili siyasi gereksinimlerin
işaretlerini burada daha açıklıkla çözümlenebilir. Bu nedenle bu çalışma belli
bir göç sürecinin Kazakistan ve Özbekistan tarihyazımında nasıl
değerlendirildiğini karşılaştırmayı amaçlıyor. Özbekistan günümüz Özbekistan
sınırları içindeki uygarlıkların yaptıklarını vurgulamaktadır. Bu çerçevede
Timuriler yüceltilmektedir, oysa yüz yıl sonra göç eden “Özbek” kavimleri
onları uzaklaştırdılar. Bu çapraşık durum göçer Özbeklere karşı, Özbeklerden
önce günümüz Özbekistan’ında yaşayan yerleşik uygarlıkları lehine çözülmüştür.
Kazakistan’da bu göç, günümüz siyasi vizyonlarına paralel olarak, göçer Avrasya
hanlıklarını yüzeltmek için olumlu olarak değerlendirilmektedir. Anahtar
Kelimeler: Özbekistan, Kazakistan, Göç, Tarih Eğitimi. Yunus Emre GÜRBÜZ
Turkish Studies -
International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish
or Turkic Volume 8/5 Spring 2013, p. 321-329, ANKARA-TURKEY
ONE MIGRATION, TWO
DIFFERENT HISTORIOGRAPHIES: THE MIGRATION OF THE UZBEKS AND KAZAKHS IN THE 15TH
CENTURY*
History education
has a crucial role in training the future generations. Each nation-state
teaches history according to necessities of forming national identities for its
citizens. After the dissolution of the USSR, following the fail demise of the
common identity, New Soviet Man, newly independent Central Asian states moved
to find distinct national identities for their citizens. During the Soviet
period the historiography was based on territoriality within the driven
borders. The common past, however, cannot be delimited to contemporary borders.
Kazakh and Uzbek peoples consist of some similar tribes, because they had
arrived as a result of massive migrations in the 15th century. The
comprehension of their past and the differences in evaluating this migration is
related to their recent needs of constructing a nation, which is manifested in
their history textbooks. Textbooks present
a rather secluced sphere, where the signs of political needs on education can
be more clearly analyzed. Thus, this study aims to compare the evaluation of a
certain migration process in the historiography of Kazakhstan and Uzbekistan
through text analysis in history textbooks. Uzbekistan underlines the deeds of
settled civilizations in recent Uzbekistan. Here the Temurids are being
glorified, although a century later with the migrating “Uzbek” tribes pushed
them away. This controversial case is solved against the nomadic Uzbeks, in
favor of pre-Uzbek settled civilizations of recent Uzbekistan. In Kazakhstan
this migration is evaluated positively in glorifying the legacy of Eurasian
nomadic khanates parallel to their modern, political vision for Eurasia. Yunus Emre GÜRBÜZ
UNE MIGRATION ET
DEUX ANALYSES HISTORIOGRAPHIQUES : MIGRATION DES UZBEKS ET DES KAZAKHS AU
XVème SIECLE.
L’apprentissage de l’histoire
joue un rôle prédominant dans l’enseignement aux générations futures. Chaque
Etat-Nation enseigne l’histoire au gré des nécessités de la formation de l’identité
nationale de ses citoyens. Après la dissolution de l’Union Soviétique, s’ensuit
la disparition de l’identité commune, l’apparition d’un ‘Homme Soviétique
Nouveau’ et les états d’Asie Centrale récemment indépendants progressent vers
le pouvoir de disposer d’identités nationales distinctes pour leurs citoyens.
Au cours de la domination russe, l’histoire s’était construite sur les bases de
frontières imposées. Cependant ce passé commun ne se limite pas à ces
frontières imposées. Les Kazakhs et les Ouzbeks sont constitués par des tribus
diverses qui trouvent leur origine au sein des migrations massives du XVème siècle.
La compréhension de leur passé et des différences en vue d’évaluer la migration
est liée aux récents besoins de construire une nouvelle Nation qui se manifeste
dans les livres d’histoire. La comparaison des analyses d’un processus de
migration spécifique dans l’histoire du Kazakhstan et de l’Ouzbékistan s’éclaire
à la lecture des textes des ouvrages d’enseignement de l’histoire. L’Ouzbékistan
insiste sur les actions des civilisations en place dans le pays récemment. On
glorifie les actions des Timourides même si un siècle plus tard la migration
Ouzbek les a chassé du pays. Cette analyse, la plus controversée trouve une
solution en gommant les populations Ouzbeks nomades au profit des populations
pré-Ouzbeks sédentaires du pays. Au Kazakhstan on analyse positivement la
migration en insistant sur l’héritage des populations Khanates nomades d’Asie
et d’Europe parallèlement à une perspective politique moderne en Eurasie. Yunus
Emre GÜRBÜZ
Aucun commentaire:
Enregistrer un commentaire